8 Şubat 2022 Salı

Deliliğin Dağlarında / H.P.Lovecraft

Deliliğin DağlarındaDeliliğin Dağlarında

Deliliğin Dağlarında’dan…

Yaklaşık bir buçuk saat sonra, Lake'in hareket halindeki uçağından, duygularımı az daha tersine çeviren ve keşke ekibe katılsaydım dedirten, o iki misli heyecanlı mesaj duyuldu:

"Gece 10:05. Havadayız. Tipinin ardından şu ana dek görülmüş en yüksek sıradağlara rastladık.

Himalayalar ile aynı yükseklikte olabilir, şayet platonun yüksekliği de dikkate alınırsa. Muhtemel enlem 76° 15', boylam 113° 10' doğu. Göz alabildiğince sağa ve sola uzanıyor. Dumanı tüten iki koniden şüpheleniyorum. Tüm zirveler siyah ve karsız. Dağlardan bu yana esen bora, yol almayı güçleştiriyor."

Bundan sonra Pabodie, adamlar ve ben nefes bile almadan alıcının başına üşüştük. Bin iki yüz elli kilometre uzağımızdaki dağların oluşturduğu bu devasa surlar en derin macera duygularımızı ateşledi; ve bu dağın kâşiflerinin bizzat biz değilsek de, bizim keşif ekibimiz olmasına sevindik. Lake bir saat içinde yeniden aradı:

"Moulton'ın uçağı dağın eteğindeki bir platoya zorunlu iniş yaptı, ama kimsenin burnu bile kanamadı ve uçağın tamiri mümkün olabilir. Geri dönmek ya da ilerlemek için, gerekli malzemeyi diğer üç uçağa yükleyeceğiz, ama şu an için ağır bir uçak yolculuğuna gerek yok. Dağlar, hayal edilebilecek her şeyi gölgede bırakıyor. Keşif için yükü boşaltılmış halde olan Caroll'ın uçağına bineceğim.

"Böyle bir şeyi aklınıza bile getiremezsiniz. En yüksek doruklar on bin metreyi geçiyor olmalı. Everest bunların yanında kısa kalıyor. Ben Caroll ile uçarken, Atwood da teodolit ile rakım tespitinde bulunacak.

Koniler hakkında yanılmış olabilirim, çünkü oluşumlar tabakalardan meydana gelmişe benziyor. Bir ihtimal içine diğer katmanların karıştığı Kambriya öncesine ait kayağan- taş. Ufuk çizgisinde garip yanılsamalar -en yüksek doruklara yapışmış küpler- var. Her şey alçalmış güneşin kızıl ışığında harika görünüyor. Tıpkı düşlerdeki esrarengiz bir âlem, ya da ayak basılmamış harikaların yasak dünyasına bir geçit gibi. Keşke siz de incelemek için burada olsaydınız."

Teknik olarak yatma vaktinin gelmesine karşın, dinlenmek, telsizi dinleyenlerin hiçbirinin bir an olsun aklının ucundan bile geçmemişti. Arkhanfm ve malzeme deposunun da haberleri aldığı McMurdo Bogazı'nda dahi durum hemen hemen aynı olmalıydı; çünkü Kaptan Douglas bu önemli buluşa katkıda bulunan herkesi tebrik etti ve depodan sorumlu Sherman duygularını dile getirdi. Hepimiz de hasar gören uçak için üzgündük, ama kolayca tamir edilebileceğini umuyorduk. Sonra, gece saat 11'de Lake'den bir mesaj daha geldi:

"Caroll ile birlikte dağın eteğindeki en yüksek tepelerin üzerinden uçuyoruz. Havanın şu anki durumuyla gerçekten yüksek olan zirveleri denemeye cesaret edemeyiz, ama bunu daha sonra yapacağız. Tırmanmak ürkütücü bir iş ve bu yükseklikte zor olacak, ama buna değer. Sıradağlar oldukça aralıksız, bu yüzden daha ötesini göremiyoruz. Asıl doruklar Himalayalar'dan daha yüksek ve çok garip. Dağ sırası, birçok kabarmış başka katmanın açık belirtileriyle, Kambriya öncesi kabuğa benziyor. Volkanik olduğu konusunda yanılmışım, iki yönde de göz alabildiğince uzanıyor. Yaklaşık altı bin üç yüz metrenin yukarısında kar süprülüp gitmiş...

LİNK

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder