27 Ekim 2020 Salı

Kötü Ruh / Maxime Chattam

Kötü Ruh

Kötü Ruh’tan…

Floresan lambayı kısıp çalışma odasını daha dinlendirici bir loşluğa boğdu. Dışarıda, komşunun köpeği gecenin içinde havladı.

"[OBERON] Hayır. Ama sana ilgi duyuyorum. Bana kim olduğunu pek anlatmıyorsun. Seni daha iyi tanımak isterdim."

Juliette cevabını yazmadan önce karşısındakinin kelimelerini dikkatle okudu.

"[İŞTAR] Birlikte düşüncelerimizi paylaştığımız bunca zamandan beri, sevgili Oberon, portremi çizmeye başlaman gerekirdi. Öyle değil mi?"

Bacaklarını altına kıvırdı, halının üzerine birkaç makarna düşürünce, küfretti.

"[OBERON] Tam iki ay oldu. İki aydır internet üzerinden düşünce alışverişi yapıyoruz ve senin hakkında bütün bildiğim yirmi üç yaşında bir kadın olduğun, tarihten ve mitolojiden hoşlandığın için Savaş ve Aşk Tanrıçası İştar’ın adını aldığın ve Çin makarnalarına sarsılmaz bir inatla bağlı olduğun. Aslına bakarsan, şu anda bile Çin makarnası yediğine bahse girerim."

Juliette ağzındakileri çiğnemeyi bıraktı. Onu tam şu anda gözetlemeden, bütün bunları nasıl bilebilirdi? Makarnaları usulca yuttu, kâseyi masanın üzerine bıraktı. Hemen ardından, yüreği yeniden düzenli vurmaya başladı. "Sen salaksın, zavallı kızım!" diye düşündü. "Ne yaptığım nereden bilsin? Ne yediğini biliyor, çünkü neredeyse her zaman aynı şeyi yiyorsun! Yazdıklarını okuya okuya ezberledi!"

"[OBERON] Ee?"

Juliette’in parmakları, günlerini piyano çalmakla geçirenler gibi, beceriyle tuşların üzerinde dolaşmaya başladı.

"[İŞTAR] Tam isabet! Gördün mü, yemek alışkanlıklarım hakkında daha şimdiden çok şey biliyorsun... İnsan daha ne ister ki?" 21

"[İŞTAR] Dördüncü sınıfa giden bir psikoloji öğrencisi. Oldu mu?" Esrarlı Oberon’un cevabı gecikmedi:

"[OBERON] Başlangıç için fena değil. Seninle küçük bir oyun oynayalım istersen. Gerçekten kim olduğun hakkında bana ne kadar bilgi verirsen, ben de üzerimdeki örtüyü o kadar kaldırırım. Ne dersin? Bırakalım, birbirimize doğru eriyelim."

Juliette artık tümüyle boşalmış kâseyi bıraktı.

" Yazık Oberon, ama bu benim zevkim için biraz fazla oldu. Hükmünü hızla yazdı.

"[İŞTAR] Maalesef bu dediğin pek mümkün değil. Geç oldu, gidiyorum. İyi geceler ve yakında görüşmek üzere, belki de internet üzerinde..." Kalktı, homurdanarak gerindi, bilgisayarı 

indir

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder