21 Ekim 2018 Pazar

Araf / Jamie McGuire

Araf

Araf'tan...

Adresini söylemekten özenle kaçınması dikkatimi çekmişti. Garipti. Belki de garip falan değildi; belki de onun hakkında itiraf etmek isteyeceğimden daha fazla meraklanmıştım. O an hiçbir şey düşünmediğimi fark ettim; bu yabancının beni bilinçsizce oyalamasına minnettardım.
"Bu arada ben Jared," diyerek gülümsedi elini bana uzatırken.
"Nina."
"Aman Tanrım, ellerin buz gibi!" dedi elleriyle ellerimi sıkıca tutarak.
Yüzündeki olağanüstü sıcak gülümsemeyi fark edince ellerimi geri çektim. Bir süre onu izledim, tehlikede olabileceğimi söyleyen iç sesimi dinledim, fakat hissettiğim tek şey meraktı.
Yaptığı şeyin farkına varıp gülümseyerek özür diledi.
Saçlarımı kulağımın arkasına atıp camdan dışarıya bakmaya başladım. Dışarıda rüzgâr kuvvetlice esiyor, kar tanelerini oradan oraya uçuruyordu. Görüntü daha da üşümeme sebep olunca sımsıkı montuma sarındım.
"Brown hı?" diye sordu Jared. Cep telefonu cebindeyken titreyince yeniden çıkardı telefonunu.
Kafamı salladım. "Brown." Bana bakmaya devam ettiğinden, daha fazlasmı söyledim. "İşletme bölümü."
Gözlerimiz buluşunca istenmeyen misafirden kaynaklanan gerginliğin kalanı da yok olup gitti. Ağladığımı yeni fark etmiş gibi görünüyordu sanki.
"İyi misin?"
Kafamı aşağı eğip tırnaklarımla oynamaya başladım.
"Babamı bugün gömdük." Birden, bu kadar kişisel bir şeyi neden bir yabancıyla paylaştığımı bilmediğimi fark


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder